1966 yılında Osmaniye’de doğdu. Osmaniye Yedi Ocak İlkokulundan sonra Osmaniye İmam Hatip Lisesini 1984 yılında üçüncülükle bitirdi. Meslek lisesi mezunu olmasına rağmen aynı yıl kazandığı İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Mühendisliği Bölümünden 1988’de üçüncülükle mezun oldu. Ara vermeden Türk Eğitim Vakfı burslusu olarak başladığı yüksek lisans eğitimini 1991’de tamamladı.
Doktora eğitimi sürerken, 1992’de Çukurova Üniversitesi Maden Mühendisliği Bölümü öğretim görevlisi kadrosuna atandı. Bölümün yanı sıra Adana Meslek Yüksekokulunda da derslere girdi. Bir yandan yoğun ders yükü diğer yandan internet olmadığı için kaynaklara ulaşmanın zorluğu, öte yandan çok sınırlı maddi ve laboratuvar imkânları içinde doktorasını başarıyla tamamladı. Doktora danışmanı Prof. Dr. Nuh Bilgin’in, “Sen taşra üniversitelerinde de bilimsel olarak bir şeyler yapılacağını göstereceksin” sözünü, uluslararası en gözde dergilerde doktora tezinden üç makale yayımlatarak boşa çıkarmadı.
ÇALIŞMANIN KARŞILIĞI ÖDÜL
1998’de Niğde Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği bölümüne yardımcı doçent olarak atandı. Henüz altı yaşında çok kısıtlı imkânlara sahip bu üniversiteye kısa sürede uyum sağlayarak hızlı bir şekilde araştırma ve proje çalışmalarına başladı. Bu çalışmaların karşılığı olarak 2002 yılında doçent unvanı ile Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Seçkin Genç Bilimci Ödülü ve ODTÜ Prof. Dr. Mustafa N. Parlar Eğitim ve Araştırma Vakfı Araştırma Teşvik Ödülüne layık görüldü.
BAŞARI İÇİN İLK ŞART MESLEĞİNİ SEVMEK
Aradan iki yıl geçmeden 2004’te bilimsel alanda dünyanın en prestijli akademik değişim kurumlarından olan Alexander Von Humboldt Foundation’ın doktora sonrası araştırma bursunu kazanarak Almanya Ruhr-University Bochum’da 15 ay süreyle araştırmalarda bulundu. Aynı kurum bursu ile 2006, 2008 ve 2014 yıllarında üçer aylık sürelerle Ruhr-University Bochum ve Munich Technical University’de araştırmalar yaptı ve bu araştırmalardan çok sayıda uluslararası makale yayımladı.
Halen bu kurumun konferans desteğinden yararlanarak birkaç yılda bir Almanya’da düzenlenen konferanslara katılan Dr. Sair Kahraman, bu arada TÜBİTAK doktora sonrası araştırma bursu kazanarak 2012-2013 yılları arasında ABD’de araştırmalarda bulundu.
2013 yılından bu yana Hacettepe Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Maden Mühendisliği Bölümünde profesör öğretim üyesi olarak görev yapan Dr. Sair Kahraman, başarısının temelinde yatan sırları şöyle özetledi:
“Başarımın sırrı, mesleğimi sevmem ve çoğunlukla öncül çalışmalar yapmamdan kaynaklanmaktadır. Öncül çalışmalara örnek olarak kariyerimin ilk yıllarında yürüttüğüm ‘Mermerlerin testerelerle kesilebilirliğinin araştırılması’ adlı proje verilebilir. Alanında öncül olmasından dolayı bu çalışmadan yapılan yayınlar çok sayıda atıf almış ve almaya devam etmektedir. Diğer öncül çalışma sert kayaçların mikrodalga destekli kazısıyla ilgilidir. AB projesi olarak uluslararası yürütülen bu çalışma da geliştirilmekte olan kazı seti bakımından dünyada ilk olacaktır.
Başarıda diğer bir sırrım, ‘Bilimsel olarak güçlü olan geç de olsa hedefine sonunda ulaşır’ ilkesini kendime düstur edinmemdir. Başkalarından iltimas beklemeden onuruyla yaşayan ve içtenlikle çalışanlar her zaman hak ettiği yere gelmektedir.”